Page 35 - UFEK2017 Özetler Kitabı
P. 35
3. ULUSAL FİZİK EĞİTİMİ KONGRESİ BİLDİRİ ÖZETLERİ KİTABI
FİZİK ÖĞRETMEN ADAYLARININ GÖRÜŞLERİNE DAYALI OLARAK FEN
B22 VE MATEMATİK ÖĞRETİMİNDE UYGULAMALI BİLİM TARİHİ
KULLANIMI
1
Şebnem, KANDİL İNGEÇ , Kamile TEKFİDAN , Gamze ŞİMŞEK , Emine KARAGÖZ , Bengü ATASEVER , Engin ALKAN
1
1
1
1
1
1 Gazi Üniversitesi, Gazi Eğitim Fakültesi, Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Bölümü, Fizik Eğitimi Anabilim Dalı
Alan yazında bilim tarihinin fen ve matematik öğretiminde, öğretim materyali ve yöntemi geliştirilebilecek
zengin bir kaynak olduğuna dikkat çekilmektedir (Şeker, 2012). Ayrıca bilim tarihinin fen ve matematik derslerinde
kullanım gerekçeleri çeşitli açılardan kategorilendirilmiştir (Tzanakis ve Arcavi, 2000; Gulikers ve Bloom, 2001;
Matthews, 1994). Bu gerekçeler arasında bilimin insan aktivitesi ve ürünün olduğunu ortaya koyma (Wang ve Marsh,
2002; Fried,2001), bilime yönelik olumlu duyuşsal eğilim sergilemelerine yardımcı olma (Tzanakis ve Arcavi, 2000, Liu,
2003), bilimin kültürel bir miras olduğunun farkına varılmasını sağlama (Wang, 1998; Bozkurt, 2004; Korkmaz ve Kavak,
2010), kavramların öğrenilmesi üzerinde etkili olma (Galili, 2014; Guisasola, J. (2014) sayılabilir. Tüm bu
değerlendirmeler ışığında bilim tarihinin fen öğretiminde kullanılmasının hem öğrenciler hem de öğretmenler açısından
son derece faydalı olduğu söylenebilir.
Bilimin anlaşılması ve kavratılmasında bilim tarihinin fen ve matematik derslerine başka bir ifadeyle sınıf
ortamına taşınmasında en önemli görev öğretmen/öğretmen adaylarına düşmektedir. Öğretmen/öğretmen adaylarının
bilim tarihinin potansiyel faydalarını sınıf ortamında kullanabilmeleri aşamasında, fen ve matematik öğretiminde bilim
tarihi aktivitelerine katılmış olmaları veya uygulamalı bilim tarihi etkinliklerini deneyimlemiş olmaları oldukça önemli
olacaktır. Bu bağlamda bu çalışmanın temel amacı fen ve matematik alanında bilim tarihinin kullanımına yönelik örnekler
sunarak hem fizik öğretmen adaylarının görüşleriyle etkinliklerin değerlendirmesini yapmak hem de fizik öğretmen
adaylarının fen ve matematik öğretiminde uygulamalı bilim tarihi kullanımına nasıl bir anlam yüklediklerini incelemektir.
Amaç doğrultusunda, sunulan bu çalışmada; “Babil ve Mısır sayma sistemleri”, “Kareköklü sayıların
hesaplanmasında Babil metodu”, “Usturlap: “Ortaçağın Bilgisayarı” olmak üzere üç farklı uygulama yapılmıştır. Bu
araştırma, bilim tarihinin kullanıldığı üç etkinliğin sunulması açısından alan yazından farklılık göstermektedir. Ayrıca
“Usturlap: “Ortaçağın Bilgisayarı”” etkinliğinin alan yazına tanıtılması açısından alana katkı sağlayan bir çalışmadır.
Usturlap; hesap makinesi, pusula, zaman ölçer ve uzaklık/derinlik ölçer olmak üzere birbirinden farklı dört aletin bir
arada kullanıldığı neredeyse bir bilgisayar gibi çalışan küçük bir el aletidir.
Hedeflenen amaca ulaşabilmek için nitel araştırma yaklaşımları içerisinde yer alan fenomenoloji yaklaşımı, bu
araştırma için uygun bir zemin olarak benimsenmiştir. Fenomenolojik araştırmada bütün katılımcıların çalışılan
fenomene yönelik deneyimlerinin olması şarttır. Bu sebeple çalışmada, nitel araştırmalarda kullanılan amaçlı örnekleme
yöntemlerinden ölçüt örnekleme yöntemi kullanılmıştır. Seçilen üç etkinlik kapsamında; Babil ve Mısır sayma sistemleri
tanıtılarak, dört işlemin nasıl yapıldığı örnek uygulamalar üzerinde gösterilmiş, Babil kil tabletleri resimleri gösterilerek
bu tabletlerin ne ile ilgili olduklarını bulmaları istenmiş, Babil metodundan yararlanarak sayıların kareköklerini almaları
öğretilmiş, aynı zamanda üstü kapalı olarak sonsuzluk ve limit kavramından bahsedilmiş, Sultan Melik el-Eşref tarafından
bizzat imal edilen usturlap örnek alınarak Şen ve Balık tarafından geliştirilen usturlap modeli katılımcılara dağıtılarak
kolay, orta ve zor olmak üzere üç seviyedeki problemler çözümlenmiştir.
Araştırmada dikkate alınan örneklem ölçütleri, uygulamalı bilim tarihi etkinliklerini deneyimlemek ve çalışmaya
katılım için gönüllü olmaktır. 2016-2017 eğitim-öğretim yılı güz döneminde bir devlet üniversitesinin Fizik Eğitimi
Anabilim Dalı’nde öğretimi yapılan Bilim Tarihi dersi kapsamında gerçekleştirilen uygulamalı bilim tarihi etkinliklerini
deneyimlemiş toplam 28 (24 kadın, 4 erkek) fizik öğretmen adayına çalışmanın amacı açıklanmış ve belirlenen ölçütleri
sağlayan 6 kadın fizik öğretmen adayıyla çalışma yürütülmüştür. Çalışma grubunda yer alan öğretmen adaylarının yaşları
19-21 yaş arasında değişmektedir.
Bu çalışmada fizik öğretmen adaylarının araştırmanın odağındaki fenomen hakkındaki düşüncelerini ortaya
çıkarmak için yarı yapılandırılmış görüşme yöntemi kullanılmıştır. Araştırma verilerinin analizinde benimsenen temel
strateji; fenomenolojik analiz yöntemidir. Yapılan görüşmeler sırasında alınan ses kayıtları yazılı ortama aktarılmıştır.
Tüm veri setlerinin bir araya getirilmesinden sonra kodlar, kategoriler ve temalar oluşturulmuştur. Buradan hareketle
yapılan yorumlar betimsel bir anlayışla ifade edilmiştir.
Çalışmada fizik öğretmen adaylarının daha önce böyle bir etkinlik yapmadıkları bulgusuna ulaşılmıştır.
Katılımcıların tamamı yapılan etkinliklerin faydalı olduğu, daha önce hiç düşünmedikleri çözüm yollarının
bulunabileceğinin farkına varmalarını sağladığı yönünde olumlu görüşler belirtmiştir. Elde edilen bulgular genel bir çatı
altında toplandığında fen ve matematik öğretiminde bilim tarihi fizik öğretmen adaylarına göre; bilimin doğasını anlama,
kültürel bağlamı anlama, ıraksak düşünmeyi sağlama, epistemolojik farkındalık oluşturma, metabilişsel düşünmeye sevk
etme, paradigmatik anlamayı sağlama, öğrenme yöntemi olarak kaynak olma, öğrenme üzerinde etkili bir araç olma
açısından yararlanılabileceği yönündedir.
Anahtar Kavramlar: Bilim tarihi, fen ve matematik öğretimi, uygulamalı bilim tarihi
23