Page 89 - UFEK2017 Özetler Kitabı
P. 89

3. ULUSAL FİZİK EĞİTİMİ KONGRESİ BİLDİRİ ÖZETLERİ KİTABI


                            FEN BİLGİSİ ÖĞRETMEN ADAYLARININ KALDIRMA KUVVETİ
             B81             KONUSUNDAKİ KAVRAMSAL ANLAMALARINA TAM STÜDYO
                                                     MODELİNİN ETKİSİ

                                                          1
                                       Vahide Nilay KIRTAK AD , Mustafa Sabri KOCAKÜLAH
                                                                                  2

                       1 Balıkesir Üniversitesi, Necatibey Eğitim Fakültesi, Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Bölümü
                       2 Balıkesir Üniversitesi, Necatibey Eğitim Fakültesi, Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Bölümü

                   Aktif öğrenme son yıllarda oldukça ilgi gören konulardan biridir. Özellikle Amerika, İngiltere gibi gelişmiş ülkeler
            başta olmak üzere pek çok ülkede aktif öğrenme ile ilgili çalışmalar yapılmakta, öğretim programlarına dâhil edilmekte
            ve  aktif  öğrenme  sınıfları  kurulmaktadır.  Yapılandırmacılığa  dayanan  bu  sınıfların  ilk  örnekleri  fizik  eğitimi  alanında
            görülmektedir. Bu sınıflar geleneksel ve tam stüdyo olarak iki genel model altında incelenmektedir. Bu çalışmada teorik,
            uygulama ve laboratuar derslerinin birleştirildiği tam stüdyo modeli örnek alınmıştır. Tam stüdyo modelinde sınıflarda
            hem bilgisayarlar hem de deney malzemeleri bulunmaktadır. Öğrenciler gruplar halinde çalışmaktadırlar ve öğretmenin
            çok kısa bir süre derste bulunması yeterli olmaktadır. Öğrenciler, öğretmen tarafından verilen veya kendileri tarafından
            tespit  ettikleri  bir  problemin  çözümüne  yönelik  kendi  stratejilerini  geliştirerek  ve  sorgulama  becerilerini  kullanarak
            öğrenmektedirler.
                   Bu  çalışmanın  amacı,  aktif  öğrenme  tekniklerinin  kullanıldığı  tam  stüdyo  modelinin  öğretmen  adaylarının
            “Kaldırma Kuvveti” konusundaki kavramsal anlamalarına etkisini incelemektedir. Çalışmanın örneklemini 2015-2016
            eğitim-öğretim yılında Balıkesir Üniversitesi Necatibey Eğitim Fakültesi Fen Bilgisi Öğretmenliği programında okumakta
            olan 53 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Tek grup ön test son test zayıf deneysel desenin kullanıldığı bu araştırma
            kapsamında  öğretim  öncesinde  ve  sonrasında  öğretmen  adaylarına  kaldırma  kuvveti  ile  ilgili  açık  uçlu  iki  soru
            sorulmuştur. Ayrıca verilen yanıtların daha derinlemesine incelenebilmesi için 11 öğretmen adayı ile yarı yapılandırılmış
            görüşmeler yapılmıştır.
                   Kaldırma  kuvveti  ile  ilgili  olarak  sorulan  iki  soruya  öğretim  öncesinde  öğretmen  adaylarının  verdikleri
            yanıtlardan bilimsel olarak kabul edilebilir yanıtların oranı sırasıyla %77.35 ve %22.66’dır. Bilimsel olarak kabul edilemez
            ve diğer yanıtların oranı ise sırasıyla %22.65 ve %77.34’tür. Öğretmen adaylarının pek çoğunun sıvıların kaldırma kuvveti
            uyguladığını  bildikleri  görülmektedir.  İlk  soruda  bilimsel  olarak  kabul  edilebilir  yanıt  sayısının  yüksek  olması  da  bu
            durumu  desteklemektedir.  Fakat  diğer  soruya  verilen  yanıtlar  ve  yapılan  görüşmeler  değerlendirildiğinde  kaldırma
            kuvveti ile ilgili yanlış bilgilerinin olduğu tespit edilmiştir. Sıvı basıncı ile kaldırma kuvvetini karıştırdıkları ve kaldırma
            kuvvetinin  nelere  bağlı  olduğunu  bilmedikleri  görülmüştür.  Ayrıca  “yüzen  cisimlere  daha  fazla  kaldırma  kuvveti
            uygulanacağı”, “sıvı içerisinde dibe indikçe kaldırma kuvvetinin artacağı”, “askıda kalan cisimlere hacimleri ne olursa
            olsun aynı kaldırma kuvvetinin uygulanacağı”, “bir sıvı içerisinde yer alan bütün cisimlere sıvı aynı olduğu için aynı
            kaldırma kuvvetinin uygulanacağı” gibi fikirlere sahip oldukları görülmektedir.
                   Yapılan öğretim sonrasında verilen bilimsel olarak kabul edilebilir yanıtların oranı artarken (%92.45 ve %77.26),
            bilimsel olarak kabul edilemez ve diğer yanıtların oranı (%7.55 ve %22.64) azalmıştır. Yapılan görüşmeler de öğretim
            öncesinde  karşılaşılan  yanlış  fikirlerin  pek  çoğunun  öğretim  sonrasında  bilimsel  doğruları  ile  değiştirildiğini
            göstermektedir.
                   Yoğunluk, yüzme, batma, askıda kalma, sıvı basıncı ve kaldırma kuvveti birbiriyle ilişkili kavramlardır. Dolayısıyla
            herhangi  birinde  kavramsal  anlamanın  iyileştirilmesi  diğer  kavramlara  da  yansımaktadır.  Bu  sebeple  yapılacak
            öğretimlerde bu kavramların bir bütün olarak ele alınması ve birbirleri ile sürekli karşılaştırılarak öğretilmesi önemlidir.
                   Tam stüdyo modeli ve aktif öğrenme teknikleri öğrencilerin hem bilişsel hem de sosyal, duygusal anlamda
            gelişimlerinde önemli katkılarının olduğu bilinmektedir. Bu sebeple daha verimli ve zenginleştirilmiş öğrenme ortamları
            oluşturulmasına yardımcı olacağı düşünülmektedir. Ayrıca daha sonra yapılacak çalışmalar için birden fazla grupla ve
            öğretim yöntemiyle karşılaştırma yapılması, farklı kavram ve konuların öğretiminde kullanılması önerilmektedir.

                   Anahtar Kavramlar: Aktif öğrenme, tam stüdyo modeli, kaldırma kuvveti, kavramsal anlama














                                                            77
   84   85   86   87   88   89   90   91   92   93   94